Ana içeriğe atla

Bir Nevi Giriş...

Herkese merhaba,

Biraz geç kaldım yazmak için ama sorun yok bence. 
   
Yazmak kesinlikle insana en iyi gelen eylemlerden bir tanesi. "Hiçbir şey yapamıyorsanız yazın" cümlesinin ne kadar doğru olduğunu yeni yeni anlıyorum. İlla bir konudan bahsetmeniz gerekmiyor. Bazen sebepsizce yazmak gerekiyor. Bu beyin sağlığımız için gerçekten çok önemli.Çünkü bir yazı yazarken düşünüyoruz, kelimeleri kafamızda kuruyoruz, ve bazen nasıl cümleler kurabildiğimize kendimiz bile şaşırıyoruz.
   
Aslında bu tamamen kitap okuma alışkanlığından geliyor bence. Sadece kitap okuyarak ne kadar çok kelime ya da söz öbeği bildiğimizin farkına varamayız.Yazmalı ve kendimizi gerçekleştirmeliyiz. Biliyorum çok klişe, bir çok insan bunu duymaktan sıkılmıştır ama kendimiz için yapabileceğimiz en güzel şey okumak...Ne bulursak okumak, çünkü biz zihnimiz ile varız.Zihnimizdeki bilgiler olmazsa yaşamımıza devam edemeyiz. Devam edenler de var elbette ama tamamen farklı bir yazının konusu galiba.

   Ben bu blogta çeşitli Agatha Christie yazıları yazıyı yazmayı planlıyorum. Farklı farklı konularda ve sebepsiz yazılar yazmayı severim. Bu yüzden bir alt veya üst sınır getirmiyorum.Kural belirlemiyorum.

Gelecek yazılarda buluşmak üzere...

Denizeliklim

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ON KÜÇÜK ZENCİ

 Tüm zamanların en iyisi ! Basit ama zeki bir kurgu! On küçük zenci hakkında o kadar çok yazı yazıldı ki... Bu kitap hakkında İngilizce ve Türkçe o kadar çok okuma yaptım ki... Amacım tekrara düşmek değil elbette, ben bu kitap hakkındaki kendi kişisel görüşlerimi paylaşmak istiyorum. Yaz aylarına giriş yaptığımızda hep on küçük zenci gelir aklıma. Kitapta bahsettiği Devon sahillerindeki gizemli zenci adası... Her yıl ritüeli olan Doğu Ekspresinde Cinayet ve Ve Perde İndi gibi kitaplar arasındadır benim için. Çizgiroman sever biri olarak Agatha'nın romanlarından uyarlama tüm çizgi romanları koleksiyonumda bulunuyor. On küçük Zenci, en popüler romanlarından biri olduğu için, birden fazla çizgiroman roman uyarlaması var. Yandaki fotoğraf da bendekilerden biri.  On Küçük Zenciyi ilk defa 2011 yılında okumuştum ve soluksuz okuduğum bir kitaptı, diyebilirim. 1939 yılında yazılan bir polisiye öyküsünün nasıl bu kadar etkileyici ve sürükleyici olduğuna şaşırmıştım. Çünkü şimdiki zam...

Bir Devrin Sonu

Agatha Christie's POIROT

  Müthiş bir kitapla karşınızdayım yine. Evet daha önce Poirot ile ilgili bir yazı yazmıştım ama o zaman hem bu kitap yoktu, hem de yazarı tanımıyordum. Poirot ile ilgili yazılmış yüz binlerce yazıya benimki de katılsın demiştim ama bahsedeceğim kitap ile bu yazının konusu daha farklı olacak.  Anlatacağım bu kitap Agatha Christie severler için tam bir kaynak kitap niteliğinde. Bugünün tarihi itibariyle henüz Türkçeye çevrilmedi. Bir Agatha ve Hercule Poirot hayranı olarak çevrilmesini bekleyemedim ve kitabı İngiltere'den sipariş ettim. Öncelikle şunu söylemeliyim ki daha önce bir çok İngilizce kaynak okumama rağmen biraz zorlandım. Bu durum kitabın edebi dilden uzak, bir araştırma olmasından kaynaklanıyor sanırım. Ama yine de beni çok heyecanlandırdığını itiraf etmeliyim ve Poirot hayranı olan herkesin kütüphanesinde yer alması gereken bir kitap bu. Kitaba uzun ve detaylı bir okuma süresi verdim. O yüzden de bu yazıyı biraz geç yazıyorum.   Kitap, tam adıyla " Agatha Chri...