Uzun bir aradan sonra yeniden beraberiz.
Agatha Christie'nin önemli ve en çok bilinen romanlarından biri olan Doğu Expresinde Cinayet benim de şahsi favorilerim arasında yer almaktadır. O nedenle hazır Şubat ayındayken ve ben yazmaya istekliyken bu yazıda bu kitabı ele almak istedim.
Kitabın konusu zaten tüm dünyada biliniyor, bu nedenle ben uzun uzun kitabı analiz etmeyeceğim. Aynı isimle yazılmış çizgi romanlar da var. Bu yazımda onlardan bahsedeceğim ama genel olarak kısaca konudan da bahsetmek istiyorum. 1930lu yıllardayız. İstanbul'dan Calais'ye gidecek olan lüks doğu ekspresi treni 3 gün sürecek olan yolculuğuna başlamak üzeredir. Dedektifimiz Hercule Poirot Suriye'den Türkiye'ye yeni gelmiştir ve birkaç gün İstanbul'da gezme niyetindedir ama acil gelen bir telgraf ona hemen Londra'ya gelmesi gerektiğini söylemektedir. O da zar zor doğu ekspresinde yer bulur. Tren, o zamanlar Yugoslavya olan, Romanya civarında kara saplanır ve bu olayın sabahında zengin bir iş adamı öldürülmüş olarak kompartımanında bulunur. Yataklı vagon şirketi müdürü de o sırada trendedir ve Yugoslav polisinin bu işe karışmasını istemediği için Hercule Poirot'dan yardım ister ve o da olaya el atar.
Hercule Poirot'dan önceki bir yazımda bahsetmiştim. O yüzden onunla ilgili çok detaya girmeyeceğim ama bu öyküde Poirot tüm yeteneklerini konuşturuyor ve çözülmesi neredeyse imkansız olan ve çok zekice planlanmış bu cinayeti çözüyor. Hatta öyle ki o dönemde birçok okuyucu Poirot'yu bu öyküyle keşfetmiş oluyor. Bu cinayetin şekli ve Poirot'nun teknikleri çok uzun yıllar konuşulmuş ve o dönemde birçok yazıya konu olmuş. Bizim ülkemizde konuşulmasının ayrıca sebebi Agatha Christie'nin bu romanı Pera Palas otelinde konaklarken yazmış olmasıdır. Ayrıca "Hayatım" adlı kitabında da bahsettiği gibi bu hikayenin ilhamı Doğu Ekspresinde seyahat ederken ve insanları gözlemlerken gelmiştir. Yanlış hatırlamıyorsam orada da tren hava şartları nedeniyle durmuş ve bir süre mahsur kalmışlar. Hatta otobiyografisinin çizgi roman versiyonunda bu ilham gelme sürecini yemek vagonunda düşünürken ve insanları gözlemlerken resmedilmiş.
Doğu Ekspresinde Cinayet romanı konusu ve Hercule Poirot'nun zekası nedeniyle çok sevilmiş, çeşitli filmlere ve tiyatro oyunlarına konu olmuştur. Kitap 1934'te yazılmış ama son doğu ekspresinde cinayet uyarlama filmi 2017de vizyona girdi. Ondan önce de birçok filmi çekildi. Okurlara yönelik olarak da aynı konu ve isimle pek çok çizgi roman yayınlandı.

Bendekileri ve Türkçeye çevrilmiş olanları üstteki fotoğrafta görebilirsiniz. NTV yayınları ve Altın kitaplar bu konuda başı çekiyor. Altın kitaplar Agatha Christie'nin kitaplarından şimdilik 3 tane çizgi roman yayınlandı ama devam edeceğini umuyorum. Yurtdışında da çeşitli çizgi roman versiyonları mevcut. Yandaki resim en son versiyonu sanırım. Bunun Türkçe çevirisi yok ama ben yakında almayı planlıyorum. Koleksiyoncuların ilgisini çekebilecek nitelikte.
Gelelim bu kitabın bu kadar çok tutmasına. Herşeyden önce katilin kaçamadığı veya bir yerde mahsur kalınan öyküler hep ilgi çekicidir. Çünkü daha sürükleyici olur. Burada da trenin mahsur kalmasından cinayetin işleniş şekline kadar birçok unsur heyecan uyandırıyor. Şimdiye kadar 2 sinema filmi, bir de TV dizisi formatında film çekilmiş ve bence ilerleyen yıllarda yeni versiyonları ve hatta dizisi filan da çekilir. Konu hiç kaybolmuyor, heyecan ve gerilim hiç azalmıyor. İzleyici ve okuyucuyu diri tutuyor. Özellikle David Suchet'ın lTV serisindeki Doğu ekspresinde cinayeti birkaç defa izledim ve her seferinde aynı keyifi alıyorum. Karlı ve soğuk bir günde okumanızı veya izlemenizi öneririm.
Esenlikler

Yorumlar
Yorum Gönder